Bu çalışmada Türkiye açısından doğurganlık hızının binde 1.1 oranına düşmesi ve bu durumun meydana getirmiş olduğu sosyo-ekonomik, sosyo-psikolojik, stratejik, askeri güç vb. gibi nüfus ile ilişkili unsurlar üzerinde endişe verici olası etkileri aile özelinde incelenmiştir. Araştırmanın amacına ulaşmak için akademik yazın taraması yanında Dünyada ve Türkiye’deki resmi otoritelerin internet siteleri üzerinde doküman incelemesi yapılmış, aile kavramının stratejik önemi vurgulanmıştır. Son yıllarda aile kurumu küresel değişim ve dijital dönüşüm süreci ile birlikte toplumsal sorunların farklılaşmasının da etkisiyle birlikte ciddi tehditlerle karşı karşıya kalmıştır. Bu tehditlerden biri aile ile ilişkili toplam doğurganlık oranının kayda değer olarak düşmesi, beraberinde stratejik güç unsuru olarak nüfusa ilişkin tartışmaların ön plana çıkmasıdır. Türkiye açısından gelecekte olası tehlikeyi gören Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, aile kurumunu etkileyen negatif unsurlarla mücadele etmek amacıyla Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde Aile Enstitüsü ve Nüfus Politikaları Kurulu kurulmasını önermiş, geçtiğimiz yıl itibariyle de kurul kurulmuştur. Çalışmada Nüfus Politikaları Kurulu’nun, denetleyici ve düzenleyici kurul olma niteliği kamu yönetimi işletmeciliği ve iyi yönetişim ilkeleri kapsamında değerlendirilmiştir. Nüfus Politikaları Kurulu’nun uygulamada aile özelinde ulusal nüfus dinamikleri konusunda karşılaşabileceği sorunlar; hukuki, idari, mali ve teknik yapısı da dahil pek çok yönden ele alınarak swot (gzft) analizi değerlendirmesi yapılmıştır. Son olarak yapılan değerlendirmeler ışığında uygulamada karşılaşılabilecek sorunların çözümü konusunda görüş ve önerilerde bulunulmuştur.